Bayraktar, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun teknolojiye dair sözlerini değerlendirirken, günlük hayatta kullanılan telefon, saat ve internet gibi cihazların dahi güvenlik tehdidine dönüşebildiğini ifade etti. Çağın "tekno feodalizm" ile anılabileceğini söyleyen Bayraktar, seri üretimle üretilen cihazların bile silah haline getirildiğini hatırlattı. TEKNOFEST'in, öncelikle savunma sanayiinde bağımsızlık hedefiyle yola çıktığını, ardından diğer teknoloji alanlarına yayıldığını belirten Bayraktar, NSosyal'in de bu sürecin sivil alandaki ilk adımlarından biri olduğunu vurguladı.

Gençlere seslenen Bayraktar, asıl gücün finansal kaynaklardan ziyade teknolojiyi üretecek insan kaynağı olduğunu söyledi. Yetişmiş bireylerin yurt dışına yönelmesinin beyin göçü yarattığını ifade eden Bayraktar, hedeflerinin sadece nitelikli değil, aynı zamanda ülkesine ve insanlığa fayda sağlayacak nesiller yetiştirmek olduğunu dile getirdi. Dünya genelinde sivil gibi görünen teknolojilerin çoğunun insanlığa karşı bir tehdit haline geldiğini söyleyen Bayraktar, bu ürünlerin bedelini kullanıcıların ödediğini ancak gerektiğinde aleyhlerine kullanılabildiğini belirtti.

Gazze'de yaşananlara da değinen Bayraktar, uluslararası hukukun hiçe sayıldığını, sosyal medya platformlarında paylaşılan görüntülerin sansürlenebildiğini ve insanlığın yüzyıllardır oluşturduğu değerlerin yok sayıldığını söyledi. Dünyanın ilkel bir vasata sürüklendiğini belirten Bayraktar, özellikle çocukların ve masum insanların katledilmesinin insanlık için utanç verici olduğunu ifade etti.

Türkiye'de savunma sanayiinde yaşanan gelişmelerin bazı kesimleri rahatsız ettiğini dile getiren Bayraktar, TEKNOFEST ruhunun gençlerin gayretiyle büyüdüğünü, bu çabanın hem Türkiye'de hem de mazlum coğrafyalarda umut kaynağı olduğunu söyledi. Bayraktar, "Kim rahatsız olursa olsun biz yolumuzdan dönmeyeceğiz" diyerek konuşmasını tamamladı.