UÜ Spor Hekimliği'nden bel ağrılarını bitirecek yöntem

Uludağ Üniversitesi (UÜ) Spor Hekimliği Anabilim Dalı Spor Hekimliği Birimi, yaptığı bilimsel araştırmalar sonucunda bel ağrısı çeken hastaları eski sağlığına kavuşturacak bir tedavi yöntemi geliştirdi. Geliştirilen yeni yöntem hakkında bilgi veren UÜ Tıp Fakültesi Spor Hekimliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bedrettin Akova, geliştirdikleri yeni egzersiz modeli ile kronik bel ağrısı çeken hastaları yüzde 80’lere varan oranlarda eski sağlıklarına kavuşturduklarını söyledi. Bölüm olarak yeni tedavi yöntemleri üzerinde çalışmalar yürütmeye devam ettiklerini kaydeden Prof. Dr. Bedrettin Akova, “Birim olarak bel ağrılarının iyileştirilmesine yönelik bilimsel araştırmalar yürütüyoruz. Toplumun yüzde 90’ı hayatının bir döneminde bel ağrısı çekiyor. Bunların da ciddi bir kısmı kalıcı bel rahatsızlıklarına yol açabiliyor. Kronikleşen bel ağrılarında değişik tedavi yöntemleri uygulanıyor. Egzersiz, fizik tedavi, akupunktur, masaj gibi yöntemler bu ağrıların iyileştirilmesi için uygulanan yöntemlerden bir kaçı. Biz ise birim olarak bilimsel olarak tedavi edilebilir egzersiz yöntemleri üzerinde çalışmalarımıza ağırlık verdik” dedi. Akova sözlerine şöyle devam etti: "Son araştırma sonuçlarımıza göre egzersiz modelleri içerisinde özellikle bel kaslarının uzayıcı tipte gerilmesini sağlayan kasılma şekilleri çok önemli. Yapılan egzersizlerde sırt kaslarının kuvvetlenip karın kaslarına olan kuvvet oranlarının iyileştirilmesinin bel ağrısı olan hastalarda ciddi oranda ağrılarında azalma ve günlük yaşam aktivitelerinde olumlu yönde iyileşme olduğuna yönelik bulgular elde ettik. Bununla ilgili de hastalara pratik olarak önerilerde bulunmaya çalışıyoruz. Araştırmalarımız devam ediyor. Yeni yaptığımız ve yayınlanma aşamasında olan bir araştırmamızda da kronik bel ağrısı olan olgularda boyun ve sırt kaslarının da bel egzersizlerine ilave edildiği durumlarda hastalığın önemli oranda azalması ve fonksiyonların arttığını gözlemledik. Bize başvuran hastalarda bu yöntemleri uyguluyoruz ve hastalarımızın yüzde 80’e kadar iyileştiğini gözlemliyoruz. Ancak hastalarımızın mutlaka ama mutlaka verdiğimiz egzersiz yöntemlerini harfiyen uygulamaları gerekiyor. Ayrıca hastalığın boyutu ve özelliğine göre de tedavi yöntemleri ve iyileşme oranları değişim gösterebiliyor.”