Santra Dergisi çıktı!

Santra Dergi, 12. sayısıyla raflardaki yerini aldı.

SPOR, 07 Şubat 2018 Çarşamba, 17:44
Santra Dergisi çıktı!

Geçmiş sayılarında Roberto Carlos,  Fernando Muslera, Ricardo Quaresma gibi önemli isimleri sayfalarına taşıyan Futbolu Yaşayanların Dergisi Santra'nın 'Maradona' kapağıyla çıktığı yeni sayısında Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Aytemiz Alanyaspor teknik direktörü Hikmet Karaman, Osmanlıspor teknik direktörü İrfan Buz, Fenerbahçeli eski futbolcu Pieerre van Hooijdonk, bir dönem Galatasaray'ı çalıştıran teknik direktör Jan Olde Riekerink gibi bir çok önemli isim yer aldı.

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Santra'ya konuştu. Bak, "Ruh ve beden sağlığı için sayısız faydaları olan spor, gençlerimize el uzatırken de en kuvvetli vasıtalarımızdan biri olmalıdır. Sporun uyuşturucuya ve teröre bulaşmakta önleyici rolü olduğu kadar, bu illetlerden herhangi birine bulaşmış gençlerimizi geri kazanmakta da etkisi büyüktür." İfadelerini kullandı. Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın gençleri spora yönelmesi amacıyla yapılan sportif yatırımlarından Santra'ya bahseden Bak "Sportif yetenek taraması projesi kapsamında 3. sınıftan itibaren yaklaşık 4 MİLYON 200 BİN öğrencinin sportif yönden taramasına pilot uygulamayla başladık. İl spor merkezleri çalışmalarımızla toplam 1 milyon 455 bin 77 çocuk ve gencimiz çeşitli spor branşlarında eğitim aldılar. Bu çalışmalar vesilesiyle 5-18 yaş grubundaki çocuk ve gençlerimizi spora yönlendirmek, spor kulüplerine sporcu kaynağı oluşturmak ve toplumda spor kültürünü yaymayı amaçlıyoruz. 2003 yılından bu yana yürütülen yoğun çalışmalar neticesinde lisanslı sporcu sayımız 2017 yılı Aralık ayı itibarıyla 8 milyon 165 BİN 919'a yükselmiştir. 2018 yılı sonu itibarıyla bu sayının 9 milyona ulaşmasını hedefliyoruz."

"En Büyük Yatırımı Türkiye Yapıyor"
Sporun belkemiği olarak gördüğümüz amatör spor kulüplerimize yoğun destek sağlıyoruz. Millet olarak kolektif düşünmeye, dayanışmaya ve omuz omuza mücadele etmeye çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde; bu kulüplerimizin varlığı bir kez daha anlam kazanmaktadır. Türkiye'nin geleceği olan gençlerimize kol kanat geren, onları her türlü kötü alışkanlıktan ve tehlikeli oluşumdan koruyan bu kulüplerimizin varlığına devam edebilmesi için devletimiz daima desteklerini ve teşviklerini sürdürecektir. Bu noktada gururla belirtmek isterim ki; dünyada spora en fazla yatırım yapan ülkelerin başında Türkiye gelmektedir." diye konuştu.

"9 takım ligde kalma mücadelesi verecek"
Aytemiz Alanyaspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman Santra'nın yeni sayısına konuştu. Ligin ikinci yarısının çekişmeli geçeceğini belirten Karaman "9 takım ligde kalma mücadelesi verecek" dedi. Aytemiz Alanyaspor ile ilk hedeflerinin ligde kalmak, sonraki hedeflerinin ise tesisleşmek olduğunu ifade eden Karaman, Süper Lig'in fiziki şartlarına uymak için tesisleşmenin önemine vurgu yaptı.

Yabancı oyuncu transferi aşamasında, turistik bir ilçe olma özelliği taşıyan Alanya'nın avantajlarından bahseden Karaman, "Burada sokağa çıktığınızda en az 3 dil konuşuluyor. Turistik açıdan çok önemli bir şehir. Yabancı oyuncular ve aileleri zorluk çekmiyor. Çevreleriyle iletişim kurabiliyor. Ayrıca burada yaşam standartları da uygun. O yüzden oyuncu da burayı tercih ediyorlar." diye konuştu.

Santra Dergi'ye Arda Turan'ın Türkiye'ye dönüşüyle ilgili de konuşan tecrübeli teknik adam "Benim gönlümden geçen, Barcelona'da oynayan bir oyuncunun bir sonraki durağının İngiltere olmasıydı. Arda bu kapasiteye sahip bir çocuk. Tüm bunları tartışıp en doğru kararın ne olduğunu belirleyebileceği bir arkadaş grubu da var. Buna rağmen Başakşehir'i seçiyorsa bir bildiği var demektir. Başakşehir adına büyük bir kazanç ama Arda adına sportif anlamda nasıl bir kazanç olur bilmiyorum.." ifadelerini kullandı.
Sporcu yetiştirmek için oyunculara güvenmek gerektiğini ifade eden Karaman, "Sporcu yetiştirmek için önemli olan sporcu yetiştirecek kişileri yetiştirip kişilerin sayısını ve kalitesini arttırmak. Oyuncu çok var ama bu oyunculara güvenmek gerekiyor. Ben Bursaspor'u çalıştırırken Ertuğrul Ersoy'u 3. Lig'e gönderiyorlardı, kolundan tuttum, 15 yaşında A takıma getirdim. Bizde 22 maç oynadı. Şimdi Milli Takım'da oynuyor. Aynı dönem 21 genç oyuncuyu sezon başı kampına aldım, Avusturya'ya götürdüm. Türk futbol tarihinin devrimidir bu. " diye konuştu.

Santra'nın bu ayki konuklarından biri de Osmanlıspor teknik direktörü İrfan Buz oldu. Buz, Yeni Malatyaspor ile yaşadığı mucizeyi ve Osmanlıspor'daki hedeflerini Santra'ya anlattı.

"Herkesin düşer dediği takımı Süper Lig'e taşıdık"
"Bursaspor ve Gençlerbirliği deneyimlerinden sonra Anadolu'da çalışmalı ve sıra dışı bir şey yapmam gerektiğini düşünmekteyken Malatyaspor'dan gelen teklifi kabul ettim. Bu sırada takım düşmemeye oynuyordu ve herkes neden böyle bir karar aldığımı, takımın küme düşeceğini,  hata yaptığımı bana söyledi. Bu kararı verirken İrfan Buz olarak farklı bir şey yapmam gerektiğine inanıyor ve bir yerlere gelebilmek, ayakta durabilmek kendimi kanıtlayabilmek için bu başlangıcı yapmam gerektiğini biliyordum. Bütün imkansızlıklara rağmen herkesin düşer dediği takımı 61 puanla Süper Lige çıkartmayı başardık.Eskişehirspor , Sivasspor , Göztepe gibi bütçeleri bizim neredeyse 4 katı olan takımların arasından kurduğumuz mütevazi takım ile büyük bir başarıya imza atarak Yeni Malatyaspor'u uzun yıllar sonra Süper Lig'e taşımış olduk."

"Enteresan Bir Şampiyonluk Yarışı Bizleri Bekliyor"
Osmanlıspor kurumsal bir kulüp. İyi bir kulüp. Burada takımımızı doğru yönlendirmek istiyoruz. Osmanlıspor'a kendi imzamızı atmak istiyoruz.  Sistem takımı olma adına hedeflerimiz var ve bu hedefler yönetimimizle örtüşüyor. Takımı önce bulunduğu yerden kaldıracağız. Sonraysa gerekli hamleleri yaparak, sistemi oturtarak gelişeceğiz. Takım, kişilere bağlı olmaktan çıkacak. Bir sistem üzerinden ilerleyecek. Başakşehir bunun çok güzel bir örneği. Her sene üzerine koyarak buraya geldi. Türkiye'de sistem ile ilgili bir şeyler danışmak istiyorsanız Başakşehir ile konuşabilirsiniz.  Lig sonuyla alakalı konuşmak için erken ama enteresan bir şampiyonluk yarışı bizi bekliyor diyebilirim.

"Birleştirici bir liderim"
Kendi artılarıyla alakalı da konuşan Buz, "Öncelikle ben çok iyi derecede İngilizce, Almanca, Boşnakça ve Türkçe biliyorum. Bunun sayesinde oyuncularımla birebir iletişim kurabiliyorum. Öte yandan farklı bir ekolden geldim, uzun yıllar Almanya'da kaldım ama benliğimi korudum. Benim şivemden Almanya'da 30-40 yıl yaşadığımı anlayamazsınız. İki kültür içinde büyüdüğümüz için avantajlıyız. Eğitimime özen gösterdim. Ama en büyük özelliklerimden birisi, birleştirici bir liderim.  Hep kriz dönemlerinde görev aldım. Kriz yönetmek kolay değildir."

Futbolu Yaşayanların Dergisi Santra'ya konuk olan Pierre Van Hooijdonk, şu sıralarda yorumculuk yapıyor. Yoğun tempoda geçen günlerinin arasında bizleri ağırlayan Hooijdonk, Türkiye liginin zorluğundan, milli takımda yaşanan sıkıntılara kadar bir çok konu hakkında konuştu.
Benim uzun süre sonra adımın anılması son derece hoşuma gidiyor. O seviyeleri görmek ve Türkiye anıları bende hep olumlu olmuştur. Bu zamana kadar ülkeye çok sayıda yabancı oyuncu gelmiştir. Ayakları yere basmadan kaybolanlarda oldu. Şunu anlatmaya çalışıyorum. Türkiye gerçekten zor bir lig ve orada tutunmakta kolay değil.

"Beşiktaş'ın başarısı sürpriz değil"

Türkiye'nin 2 büyüğü Galatasaray ve Fenerbahçe ise Beşiktaş sayı olarakta 3.sıradadır ama son yıllarda feda döneminden bu yana gurbetçi oyuncular Oğuzhan Özyakup-Olcay Şahan-Gökhan Töre gibi oyuncular ile yaptıkları yatırımın ve sabrın mükafatını alıyorlar. 2 yıl şampiyonluk, stadyumun ve taraftarların geldiği durum derken bunların hiçbiri tesadüf değil. Başarıya aç oyuncularla başarı geliyor. Tekrar benim dönemime baktığımız zaman başarıya aç oyuncularla başarmıştık. Anlayacağınız diğer türlü isim transfer alırsanız çeklir kenarına parasına bakar. Bu bakış açısını değiştirmek gerekli ve ona göre kadro kurulması gerekiyor.

"Milli takımda 'abi' kavramı bitmeli"

Milli takıma dönecek olursak yabancı kuralı sayısının negatif olduğunu düşünüyorum. Büyük takımlarda hep yabancı oyuncu olduğu için Türk oyuncular forma giyemiyor. Bu kez bir alt seviye takımlardan oyunculara yöneldiğiniz zamanda olmuyor. Ben milli takımda görev aldığım dönemde takım içinde iyi bir lider göremiyorum. Mesela Arda'nın yerine kim olacak bunu düşünüyorum. İkinci bir konu ''abi'' kavramı olduğunu söyleyebilirim. Mesela kötü ve yanlış birşey yaptığımda takımın abisi olduğum için kimse birşey söyleyemiyor. Bu Türk futbolunda çok yanlış birşey.

Santra'nın konuklarından biri de bir dönem Galatasaray'ı çalıştıran Jan OIde Riekerink oldu. Riekerink, Galatasaray macerasının ardından Türkiye'den beklediği teklifleri alamadığını, Asya'dan gelen teklifleri kabul etmediğini söyledi.

Santra'ya konuşan Jan Olde Riekerink, "Galatasaray döneminden sonra aslında Türkiye'den teklif almayı bekledim ama istediğim doğrultuda bir teklif bulamadım. Çok mutlu bir dönem geçirdiğimi söylemem lazım. Tunus ve Asya gelen teklifleri kabul etmek istemedim."

G.Saray benim için zirvedeydi

"Galatasaray için sıcak duygular beslediğimi, aramızda güzel bir sinerji olduğunu söylemem lazım. Galatasaray benim için herzaman farklı bir yerde olacak. Teknik adamlığımında zirvesiydi diyebilirim. Ben buraya geldiğimde sadece Galatasaray taraftarını tanıdım ve mutlu oldum. Ben alt yapı sorumlusu olarak gelip daha sonra A takımın başına geçtim. Yeni bir kontrat veya başka bir şeyin peşine düşmedim. Önceliğim kazanmak ve başarı odaklıydı o yüzden takdir gördü."

AJAX 8-34 YAŞ ARASINDA HERKES AYNI ŞEYİ DÜŞÜNÜYOR

Ajax ve Galatasaray'ı kıyaslayan başarılı teknik adam "Ajax ve Galatasaray'ın ortak yönleri çok köklü ve eski kulüp olmalarından geçiyor. Ajax takımında 8-34 yaş arasındaki herkesin görüşü ve fikri aynı yerde. Aynı şeyler istenip aynı şekilde hareket ediliyor. Bu bağlamda herkesin inancı artıyor. Ajax'ın en büyük farkı bu diyebilirim. Bu yaş grubunda herkes ilgi çeken ve dikkat çeken oyunu oynamaya çalışıyor. Görevlier ve çalışanlar dahil aynı düşündüğü için Ajax Ajax'tır."

MİLLİ TAKIM OMURGASINI GENÇLERDEN KURMALI

"Milli takım hakkında Türkiye'de çok az şans bulabiliyor. Yurt dışından devamlı isimler geliyor ve geliştiremiyorsunuz. Bunun cevabını bulabilirseniz cevabı bulabilirsiniz. U19 ve ümit milli takımın artık yavaş yavaş omurgayı oluşturması lazım. Emre Mor yeni dönemden en beğendiğim isimlerden bir tanesi. Ama yeni katılan oyuncularda son derece yetenekli. Yusuf Yazıcı, Abdulkadir bunlardan sadece bazıları."

GALATASARAY VE TÜRKİYE'Yİ ÖZLEDİM

"Yeni dönemde tekrar Türkiye'de çalışmayı istiyorum. İnşallah yeni bir yapılanmayla tekrar doğru fırsatı yakalarsam başarılı olacağımı düşünüyorum. Galatasaray'ı ve Türkiye'yi çok özlediğimi dile getirmek istiyorum.

MAGAZİN
Nuri Alço'nun kalp pili operasyonu başarıyla tamamlandı
Eskişehir'deki tedavisinin ardından Ankara'ya sevk edilen Nuri Alço'ya kalp pili takıldı. Nuri Al...
DÜNYA
Tahran'da yüzlerce kişi İsrail saldırısını protesto etti
İran'da yüzlerce kişi İsrail'in İsfahan'a yönelik saldırısını Tahran sokaklarında protesto etti.
SİYASET
Dışişleri Bakanlığı: "(İsrail-İran) Tüm tarafları daha büyük bir çatışmaya yol açabilecek adımlar...
Dışişleri Bakanlığı, İsrail-İran olaylarına ilişkin, "Tüm tarafları, daha büyük bir çatışmaya yol...
GÜNDEM
Aileler okula akın etti! 48 öğrenci tavuklu pilavdan zehirlendi
Aydın'ın Efeler ilçesinde bir okulda yedikleri tavuklu pilavdan sonra rahatsızlanarak hastaneye b...
BURSA
Bursa'da define ararken mağarada ölen baba ile oğlu toprağa verildi
Bursa'nın İznik ilçesinde mağarada kaçak define kazısı yaptıkları esnada jeneratörden sızan gazda...
EĞİTİM
Mudanya Üniversitesi'nde 13 yeni bölüme daha onay
Bursa'nın tek vakıf üniversitesi olan Mudanya Üniversitesi, bünyesine kattığı yeni bölümler ile g...