Birleşik Metal İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, Ranault fabrikası önünde toplanan işçilere açıklama yaptı. Renault yönetimini uyardığını ifade eden Serdaroğlu, “Bizim tarihimiz hep böyle mücadelelerle doludur. Siz işçilere içeride baskı yaparak onları dışarı çıkararak fabrikanın önüne gelmek isteyen işçilere biber gazıyla müdahale ederek, gözaltına alarak işçileri yıldıracağınızı mı zannediyorsanız, yanılıyorsunuz. Böyle davranarak bu insanların daha fazla size karşı bilinmesine neden oluyorsunuz. Bu bilinme size dönecektir, bunu bilin. Ey Renault işvereni. Yasa dışı bir tutum izliyorsun, bir takım insanların akıllarıyla hareket ediyorsun ve yasa dışı davranıyorsun. Bu insanlar sana yıllarca bu büyük fabrikaları kazandırdı. Bu insanlar Rusya'da, İspanya'da, Fransa'daki o fabrikaların büyümesine neden olmuş insanlar. Eğer siz dünyaya biz kaliteli üretim yapıyoruz diyorsanız, bu insanların sayesinde yapıyorsunuz. Ama siz bu insanları fabrikanın önüne sokmamak için bu ülkenin güvenlik güçlerine talimat veriyorsunuz. Bu fabrika bu insanların alın teriyle bu hale geldi” diye konuştu.
“Bizler bu fabrikada barışçıl bir ortam için hiç kimsenin işten atılmadığı ve insanlara insanca yaşayacağı bir ücret sağlanana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” diyen Serdaroğlu, şöyle devam etti:
“Haklı ve barışçıl olarak. Ama bizden öbür yüzümüzü göstermenizi istemeyin. Biz her zaman bu kadar yumuşak olmayız. Her zaman bu kadar yumuşak da konuşmayız. Öbür yüzümüzü göstermemizi istiyorsanız öbür yüzümüzü de gösteririz bunu bilin. Öbür yüzümüzü göstermek, sizin işinize gelmez. Bursa Valisi Münir Karaloğlu ile görüştük. Siz hangi hakla fabrikasına gitmek isteyen insanların önünü keserek, gazla, gözaltına alarak dağıtmak istiyorsunuz dedik. Vali bize şunu söylüyor; yolu kestiniz diyor. Yolu kestikleri için biz onları uyardık, dağıttık diyor. Dünyanın hangi ülkesinde fabrikasına gelmek isteyen insanların yolu kesildiği için yolun ortasında kalan insanlara yolu kestiniz diye saldırı olur. Dediler ki işverenimiz kararlı, siz bunu nereye kadar sürdüreceksiniz. Bundan vazgeçin, diye bize akıl vermeye çalışıyorlar. Biz de buradan şunu söylüyoruz; siz nereye kadar sürdüreceksiniz. Bu fabrikayı çalıştırmak istiyorsanız bu insanlarla gelip anlaşacaksınız. Başka şansı yok. Bu işin geri dönüşü yok. Gemiler yaktık, geri dönüş yok.”
