Yavelli köylüleri, ektikleri kavun, karpuz ve domatese alıcı bulamayınca perişan oldu. Köylüler, kredi borçlarını ödeyemedikleri için cezaevine girme korkusuyla evlerinden dışarıya çıkamıyor. Çiftçiler, bankalar ve tarım kredi kooperatiflerinden borç alarak ektikleri mahsule alıcı bulamayınca, haklarında çıkan yakalama kararıyla cezaevine girmemek için evlerinden dışarıya çıkamıyor. Köylerinde şu ana kadar 15 kişinin borç sebebiyle cezaevinde yatmakta olduğunu ifade eden Yavelli köy sakinleri, devletten destek bekliyor.
Zor durumda olduklarını belirten Yavelli köyü Muhtarı Ersin Demir, “Bizim ektiğimiz 5 ana mahsul var. Bunlar kavun, karpuz, domates, biber, mısır. Kavun ile karpuz tarlada kaldı. Şu an üretimine başladığımız domates ise 12 kuruş. Bugün sakızın fiyatı 25 kuruş. Bizim geriye 2 ürünümüz kaldı. Eylül ayına bir ay kaldı. Bu piyasa şartları böyle gittiği sürece bir ay sonra bu kahvelerde insan bulamazsınız. Çünkü çiftçinin yüzde 85’inin icra dosyalarından dolayı hakkında arama kararı var. Jandarma gelip de vatandaşı alıp götürmesin diye kahve saat 8 buçukta kapanıyor. Kavun karpuzun fidesini alırken, parasını mahsulü sattıktan sonra vereceğimizi söylüyoruz. Ama dört dörtlük yetiştirdiğimiz malı satamayınca parasını veremiyoruz. Bu adam dışarıda borcunu ödeyemiyor, hapiste boncuk dizerek mi ödeyecek? Biz namuslu çiftçileriz, borcumuzu çalışıp ödemek istiyoruz. Ama yetkililerden ricamız, borç karşılığındaki 3 ay hapsin kaldırılması. Yoksa değil tarlayı, evde çocuğumuzu bile göremeyeceğiz. Tarım-Kredi Kooperatifi’ne, Pancar Kooperatifi’nde, bankalara, tohum, gübre ve mazot satan firmalara borcumuz var. Şu an 10-15 vatandaşımız hapiste. Eylül’ün 15’inden sonra bu rakam 80’i, 90’ı bulur. Burada halkımıza da görev düşüyor. Aradaki kabzımallar bütün vatandaşları kandırıyor. Buradan 12 kuruşa aldığı domatesi 6 kilometre ileride 1 liraya satıyor. Vatandaşlarımız almasın. Onlar sanıyor ki çiftçi kazanıyor. Çiftçide domates 12 kuruş, ama size 1 liraya satıyorlar" diye konuştu.
Köyün kahvecisi Levent Çetin ise, dükkanına gelenlerin iyice azaldığını ifade ederken, "Tarım girdileri yıllardan beri artıyor, ama kazancımız aynı. Kasımdan sonra hayat şartları burada zorlaşacak. Çalışıp kazanamıyoruz. İnsanca yaşama gibi bir kavramı çiftçi artık yitirdi. Adam burada bir çay içip hemen saklanmaya gidiyor. Çünkü yakalaması var. Jandarma her yerden geliyor. Tarım girdileri düşürülürse hayat şartları biraz daha yükselir. Çiftçinin hayat şartı yükselirse haliyle biz esnafın da yükselir" dedi.
